Dizi yazımızda Almanya’nın neslimizi bitirmekte olduğuna dikkat çeken ve bu bilinçten dolayı evlatlarını Almanya’ya almayan Mustafa Bayraktar gibi 76 yaşındaki Ziya Dural da 8 yılını Almanya’da işçi olarak çalışmış ve fakat o da çocuklarını aynı kaygı ile Almanya’ya almamış.
“Çocuklarımı Almanya’ya almadığım için hiç pişman değilim” diyen Ziya Dural, Almanya’ya alıp orada rızkını arama şansı vermediği için Türkiye’de kalan ve hepsi de iş sahibi, aş sahibi olan evlatlarından memnun olduğunu söylüyor. Kısmi bir felç geçirdiği haliyle kendisine yaptıkları hizmetten bahsediyor, “Allah onlardan razı olsun” duasında bulunuyor.
Sonra da işin sırlarından birini “Ben evlatlarımı haramla, hileli kazanç ile bakmadım. Hiç haram yedirmedim. Avrupa’da bile herkes çocuk parası aldı, ben almadım. Ben bunları helal ile besledim. Haram ile beslemedim” şeklinde dikkatlere sunduğunda, “Demek ki evlatları helal ile beslemek çok önemli imiş öyle mi?” değerlendirmemize “İşin başı orada. Çocuğuna suç buluyorsun ama onu nasıl besledin? Nereden kazandın da ona yedirdin? Önce onun bir hesabını yap da ondan sonra suç bul” mukabelesinde bulunuyor.
Helal ile haram sınırlarının neredeyse unutulduğuna, birbirine karıştırıldığına çokça tanık olduğumuz günümüzde herkese şu hatırlatmayı yapıyor: “Kursağından haram geçirme de ne yaparsan yap. Kimsenin namus şerefi ile oynama da ne yaparsan yap.”
Araştırma-Röportaj: Kamil Bayraktar
