İranlı düşünür Ali Şeriati okuyun diyor okuyun. Mürekkebin akmadığı yerde kan akıyor. Haksız mı? Eğer İslam ve Türk dünyasında acılar var ise bu okumamaktan kaynaklanmıyor da neyden kaynaklanıyor? Sahi Allah’ın son çıkan kitabını okudunuz mu? İlk vahiy, “oku!”
Peki hiç okuyor muyuz? Aptal kutusunun karşısında zaman geçiren biz geleceğe dair medeniyeti geliştirmek istiyorsak, çağımızın bilgi çağı olduğunu unutmamalıyız. Bilgi olmalıdır ki düşünce oluşturulmalıdır. Bunlar için okumak ilk şarttır. Nitelikli olabilmek ,küreselleşen dünyada birey olarak var olabilmemiz için okumalıyız. Geçmişteki hem İslam hem Türk dünyasının tekrardan altın çağını yaşaması için bu gereklidir. Bir konferansta dinledim; Abd ‘de uçağa bindiğinde Ortadoğu insanları ile Abd insanları ayırt edilirmiş hemen. Çünkü Abdli vatandaş kitap okurken, Ortadoğulu vatandaş sohbet eder mi? Mesele bu aslında. Eğer bir sigaraya verilen paraya acınmıyor da kitaba verilen paraya acınıyorsa o toplum yok olmaya mahkumdur. Sen okumasan senin yerine başkası okur, senin yerine de senin aklını kullanır.
Beyinler uyuşturulurken sanayi devriminin getirdiği tek tip insan kalıbına karşı durmak gerekir. Muhalif sesler mutlak olmalıdır, tabii ki bu sesler yapıcı olmalıdır yıkıcı değil. Ne kadar çok düşünce o kadar çok fayda. Eğer okumanın nefis hazzını yüreğinde hisseder, aradığın kitabı bulduğunda gözlerinin içi parlıyorsa, geleceğin aydınlıktır. Fatih döneminde yaşanan bilim ve kültür ile şimdikini değerlendirirsek, sizce hangisi daha ileri? Ovidius ne der; yetişen zekaları kitaplarla beslemeyen uluslar, yıkılmaya mahkumdurlar.